NEWTON
YERÇEKİMİNİ NASIL BULDU
Ünlü İngiliz bilim adamı Isaac
Newton’un bir elma ağaca altında otururken “Yerçekimi Kanunu”nu nasıl bulmuş
olduğu gerçekten ilginç bir hikayedir.
Bu tür hikayelerin çoğu uydurmadır
ama, İsaac Newton’unki gerçek olabilir. Newton’un altında oturduğu elma
ağacının dalından düşen bir elma, ünlü bilim adamının kafasında bazı soruların
şekillenmesine yol açmıştır belki de. Dalından kopan elma niçin yukarıya doğru
değil de,yere düşüyor?Daldan kopan elma,pencereden atılan bir şey yere düşüyor
da, ay ve gökyüzündeki yıldızlar niçin düşmüyor? Bu sorular üzerinde uzun süre
düşünen, çalışmalar ve deneyler yapan İsaac New-ton, birkaç yıl sonra, bütün
evrene egemen olan yerçekimi kanunu’nun formülünü ortaya koymuştur.
Basit bir tanımlamayla,yerçekimi,
yeryüzündeki cisimleri yere doğru çeken kuvvettir. Başka türlü söylemek
gerekirse, dünyayı ve diğer gezegenleri güneşin çevresindeki hareket ettikleri
yolda tutan,bunu sağlayan kuvvet “yerçekimi kuvveti” dir.
Bilindiği gibi, havada serbest bırakılan
her cisim yere düşer. Bu düşmeye sebep olan da, yukarda belirttiğimiz gibi
“yerçekimi kuvveti”nden başka bir şey değildir. Cisimlerin “ağır” ya da “hafif
olduklarını söylediğimiz zaman, aslında arzın onları daha büyük veya daha az
bir kuvvetle çekmesi sözkonusudur. Her cismin diğer cisimler üzerinde belirli
bir “çekimsel” kuvveti vardır. Bu çekim kuvveti, sözkonusu cisimlerin kitlesine
ve birbirine olan mesafesine bağlıdır. Cisimler ağırlaştıkça ve aralarındaki
mesafe az aldıkça,birbirleri üzerindeki çekim kuvveti büyür. Astronomlar ve
bilim adamları, gökyüzündeki cisimlerin (ay, gezegenler, vs.) bulundukları
durumda düşmeksizin kalmalarını bu kanunla açıklamaktadırlar. Her cisme etki
yapan yerçekimi kuvveti eşit değildir. Bir cismin düşmesini önlemek, o cismi
etkileyen yerçekimi ivmesine eşit,ancak zıt yönlü başka bir kuvvetin etkisiyle
mümkün olabilir. Yerçekimi ivmesi sabit (değişmez) bir değerdir. Bir cismin
kitlesi ile yerçekimi ivmesinin çarpılması sonucu, o cismin ağırlığı bulunur.
Yerçekimi ivmesi dünyanın hemen her
tarafında 980 sm/ saniye kare’dir.
Ekvator’dan kutuplara doğru
gidildikçe bu ivme biraz artar. Dolayısıyla, aynı cisim Ekvator’da ve
kutuplarda tartılacak olursa ağırlığının farkettiği görülecektir.